Savunmada dörtlü sanayi harekatı

0

Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın yerli, sürdürülebilir ve rekabetçi bir yapıyla oluşturulan yeni yol haritası 2017 Performans Programı’na dört başlıkta yansıdı. Buna göre, askeri fabrikalar verimli kullanılacak. İhtiyaçların yurt içinden karşılanma oranı artacak. Kısa zamanda katma değer oluşturmak için komşu sektörlerin alt yapısından faydalanılacak. Savunma ve havacılık ihracatının artırılması teşvik edilecek.

 

Hükümet, savunma alanında stratejik adımlara hazırlanıyor. Yerli, sürdürülebilir ve rekabetçi bir yapı için yeni yol haritası Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın 2017 Performans Programı’na yansıdı. Programa göre, savunma ve güvenlik sektörünün etkinliği artırılması hedefleniyor. Bu amaçla Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) ve askeri fabrikaların verimli şekilde kullanımı sağlanacak. Sektörde önemli rol üstlenen TSK Güçlendirme Vakfı şirketleri ile diğerleri arasında denge oluşturulacak.
Dört önemli süreç şöyle oluşuyor:

DENGE OLUŞTURULACAK

Savunma ve güvenlik sektörünün etkinliğini artırmak amacıyla bazı tedbirler devreye sokulacak. MKEK ve askeri fabrikaların verimli bir şekilde kullanımı sağlanacak. Sektörde çok önemli roller üstlenen Aselsan’dan Havelsan’a, Roketsan’dan TUSAŞ/TAI’ye kadar Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) şirketleri ile diğerleri arasında denge oluşturulacak.

SANAYİ PİRAMİDİ KURULACAK

İhtiyaçların yurt içinden karşılanma oranı, tabana yayılmış bir tedarik zinciri oluşturularak artırılacak. Bu kapsamda, alt sistem bazında tasarım geliştirerek marka yaratabilecek uzmanlaşmış bir yan sanayi tabanı oluşturulacak. Ana yüklenici firmaların yanı sıra, alt yükleniciler ve yan sanayi güçlendirilecek. Platform üreticilerini destekleyen tasarım kabiliyetli alt yükleniciler, onları destekleyen küçük işletmeler ve tüm yapıya hizmet veren araştırma kuruluşları ile üniversitelerden oluşan “sanayi piramidi” kurulacak.

YAN SANAYİ GELİŞTİRİLECEK

“Sektörün ciro profili incelendiğinde ikinci ve üçüncü seviyede yan sanayinin geliştirilmesi gerekliliği göze çarpmaktadır” tespiti yapıldığı programda, diğer yandan, savunma sanayinin topyekun ülke sanayinin bir parçası olmasından hareketle, sıfırdan bir yan sanayi oluşturmaya çalışmak yerine, kısa zamanda katma değer yaratabilecek komşu sektörlerin mevcut alt yapısından faydalanılması öngörüldü. Savunma sanayiinin, ürün tasarımından üretim ve lojistiğe uzanan ömür devrinin tamamında etkin rol alması da sağlanacak.

İhracat hedefleniyor

Savunma ve havacılık ihracatının artırılması teşvik edilerek desteklenecek. Özellikle son dönemde, uluslar arası projelerde Türk firmalarının üstlendiği rol ve ihracat başarıları, savunma sanayinin uluslar arası arenadaki konumunu güçlendirme bakımından önemli rol oynadı. Ürün portföyü genişledikçe, bu alandaki ihracatın artması da bekleniyor. Yurt içinde geliştirilen ve fikri mülkiyet haklarına Türkiye’nin sahip olduğu ürünlerin hemen hemen tamamının uluslar arası pazarda talep gördüğü hatırlatıldı.

YENİ ŞAFAK 05.03.2017

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here