HAVELSAN tarafından üç ayda bir yayımlanan “HAVELSAN Dergi”nin 9. sayısında, HAVELSAN AR-GE, Teknoloji ve Ürün Yönetimi Direktörü Dr. Tacettin Köprülü’nün dijital birliklerin geleceğine ilişkin kaleme aldığı bir makaleye yer veriliyor.
DİJİTAL BİRLİKLER GELİYOR
Dijital dönüşüm yaşamımızın her alanında yer alıyor. Peki ya geleceğin savaşları bugünkü savaşlardan ne kadar farklı olacak? Avuca sığan Nano İnsansız Hava Araçları (İHA), giyilebilir teknolojiler, askeri dış iskelet ve akıllı gözlüklerin yanında nörobilimden yararlanılması durumunda geleceğin askerinin şimdiki askerin on hatta yüz kat gücünde olabileceği uzak ihtimal değil. Yakın gelecekte bütün dünya ülke ordularının yaşayacağı, asker ile makine ve teknolojinin birleşerek yeni bir askeri birliğin doğuşuna sebep olacak bu değişime biz “Dijital Birlik” diyoruz.
Irak savaşı ve Suriye iç savaşı ileride yaşanacak şehir savaşlarındaki artan eğilimi ve giderek büyüyen tehlikeyi göstermek için bize birer uyarı niteliğindeki yaşanmış örneklerdir. IŞİD ile mücadele sürecinde Irak’ın Musul kentinde, Suriye’de ise Rakka ve Halep kentlerinde yaşananlara bakıldığında açık ve net bir şekilde savaşın artık sivillerin günlük hayatını çok ciddi bir şekilde etkilediği görülmektedir.
Ülkemizde özellikle meskûn mahal çatışmaları olarak
adlandırdığımız bu yeni nesil savaş çeşidi, kendine has özellikleri nedeniyle çözülmesi gereken bazı zor problemleri de içinde barındırmaktadır. Örneğin, daracık sokakların operasyonu ve ilerleme hızını zorlaştırması, meskûn mahalde sivil halka zarar vermeden operasyonları sonuca ulaştırmadaki zorluklar, bubi tuzakları ve el yapımı patlayıcıların (EYP) çok sayıda olması ve teröristlerin sık ve dar sokaklardan ve tünellerden hızlı hareket edebilmesi gibi temel problemleri sıralayabiliriz.
Dijital Birliğin 3 temel ayağı bulunmaktadır.
1. Eğitim ve Harbe Hazırlık
HAVELSAN’ın üzerinde çalıştığı askeri eğitim simülasyonları bu yeni nesil birliğin ilk ayağını teşkil etmektedir. Ne kadar teknolojik olsa da savaşın temelinde asker ve askerin eğitimi ve disiplini yatar. Bu kapsamda HAVELSAN’ın Eğitim Simülasyon çözümleri askerlerimizi özellikle meskun mahal çatışmaları için gerçekliğe en yakın simülasyon teknolojileri ile eğitmektedir. Askerlerimiz sürekli eğitimler ile olası bir çatışma ortamının psikolojisine kendilerini hazırlamakla birlikte aynı zamanda nasıl daha hızlı ve verimli hareket edeceklerini de öğrenmektedirler.
2. Giyilebilir Teknolojiler
Dijital Birliğin ikinci ayağı olarak giyilebilir teknolojileri söyleyebiliriz. Bugün başta Amerika ve Rusya olmak üzere çok az ülke tarafından geliştirilen ve geleceğin askeri teknolojisi olarak gösterilen Askeri Dış İskelet, özetle, askerin ağır yükleri kolayca taşımasını, daha hızlı hareket etmesini ve daha ağır silahları kullanmasını sağlayarak birliklerin düşmana karşı üstünlüğünü artırmaktadır. Mekanik iskelet yapısı sayesinde normal bir askerin 10 katı irilikte olacak, gelişmiş kas yapısı sistemi ile silahsız saldırılarda dahi üstün olacaktır. Bunun yanında Askeri Dış İskeletine entegre edilen sensörler, düşman tarafından atılan mermilerin geliş yönünü tespit edebilecek, durumsal farkındalık sağlayabilecek ve anlık bilginin takım arkadaşları ve komuta merkezi ile paylaşılmasını sağlayacaktır.
Artırılmış gerçeklik tabanlı haberleşme sistemi ile askerler arasında ve komuta zincirinde bilgi alışverişi sağlanacaktır. Bu veriler; ses, resim, görüntü, video, metin, simülasyon, ve matematiksel hesaplamalar gibi birçok veriyi kapsamaktadır. Artırılmış gerçeklik ise görselleştirme sisteminin göze yerleştirilen lense yansıması ile bilgi sağlayan sistem olup geçmiş verilerden yararlanırken bir yandan da olay yerindeki tüm askerlerin pozisyonları, sağlık durumlarını da göz önünde bulundurarak başarı durumlarını buna göre hesaplar. Akıllı gözlükler askerimizin çatışma ortamını daha rahat izleyebilmesini sağlamanın yanında dost ateşine karşı mükemmel bir çözümdür. Akıllı gözlükte, çok yüksek çözünürlüklü kamera ve lazer işaretleyici, optik yakınlaştırmalı lensler, otomatik odaklama, küçük bir ekran ve mercek; görüntü yoğunlaştırma termal ve akustik algılayıcılar bulunmaktadır.
Akustik anlamda kabiliyetleri artıracak olan ve normal insan kulağının duyduğunun 100 katı fazla ses algılama sağlayan sensörler ise kulaklara yerleştirilecektir. Bu kulak sensörleri ortamdaki en düşük desibelli sesleri bile algılayarak sesdalgalarını lokalizasyon bilgisine çevirebilecektir. Bu sayede en az 100 km ötedeki çevrenin haritasına dahi hakim olabilecek olan asker, ne zaman nereye karşı savunma veya hücum yapması gerektiği bilgisini çok hızlı işleyecek ve neredeyse 10 sn zaman dilimi gibi kısa sürelerde otomatik olarak gerekli aksiyonları gerçekleştirebilecektir.
Muharip güç ve dayanıklılığı sağlayan diğer dijital asker unsurları ise ayakların altındaki uçuş mekanizması ve gelişmiş silah sistemleridir. Askerin ayağına yerleştirilen ve itiş sistemi ile havada hareket etmesini sağlayan bu çözüm ile iskeletin tamamını saran bir diğer sensör içeren kas benzeri yapı, olağanüstü mobilite kabiliyeti sunar. Bir yerden bir yere uçarak giden bir asker düşünüldüğünde hedef olmak pek kolay olmayacaktır. Kendini hedef alan silahları zaten biliyor olan asker yer değişikliğini tereddütsüz şekilde gerçekleştirecektir.
Asker aynı anda hem takım arkadaşları ile hem de insansız sistemler ile konuşup onları görevlendirebilecek, konum bilgisi paylaşabilecek ve görev paylaşımı yapabilecektir. Böylece düşmana hızlı bir şekilde cevap verileceği gibi, kayıp riskimizi de minimuma indirecektir. Bunlara ek olarak, sensörler aracılığı ile merkeze aynı anda görüntü aktarımı yapılarak komuta merkezinin anlık verilere ulaşmasını böylece operasyonda oluşabilecek herhangi bir koordinasyon problemini çözeceği gibi her an operasyon komuta merkezinin gözetim ve kontrolünde olması sağlanacaktır.
3. Bütünleşik Otonom Robotik Sistemler
Otonom çalışan insansız hava, kara ve deniz sistemlerini, yeni nesil askeri giyilebilir teknolojiler ve komuta kontrol merkezi ile entegre ettiğimizde ortaya çıkan bu yapı Dijital Birlik’in temelini oluşturmaktadır. Çoklu insansız kara araçları ve insansız hava araçlarının bir asker tarafından kontrolünün sağlanması, aslında bir tek askeri bile bir birlik seviyesine çıkarmaya yetmektedir zira daha az sayıda askerle aynı operasyonları başarı ile yapmak mümkün olacaktır.
GELECEK SİMÜLASYONU
Operasyon bölgesi meskûn mahal olarak adlandırılan, dar sokakları olan ve en önemlisi sivil halkın da bulunduğu teröristler tarafından her türlü barikat, hendek ve el yapımı patlayıcılar ile donatılan tehlikeli bir bölgedir. Kavşaklar ve binalar pusu ve saldırıya açıktır. Teröristler binalarda saklı olup her yere el yapımı patlayıcılar yerleştirilmiştir. Binaların üstlerinde keskin nişancılar mevzilenmiş olup binalarda roket atar taşıyan teröristler bulunmaktadır. Bu bölgeye yapılacak operasyonun amacı bölgeyi sivil halka zarar vermeden teröristlerden temizlemek ve en az zayiatla en kısa sürede sonuca ulaşmaktır.
GÜNÜMÜZ
İSTİHBARAT: İstihbarat ve bilgi toplama insana dayalı yöntemlerle (HUMINT) yapılır. Bölgedeki casuslarımız ve muhbirlerimiz aracılığı ile teröristler hakkında her türlü bilgi toplanır. Bunun yanında teknolojik istihbarat yöntemleri için telefon ve telsiz dinleme, sinyal istihbaratı (SIGINT), sosyal medya analizi ve İnternet trafiği analizi gibi yöntemler kullanılır.
TİPİK TEÇHİZAT: Standart askeri yelek ve kask, piyade tüfeği, şarjörler ve tabanca, timler arası iletişim için kullanılan telsizler, keskin nişancı silahları ve el bombaları bugün kullanılan tipik teçhizatlardır.
OPERASYON: Operasyonun iletişimi ve koordinasyonu telsizler ile sağlanır. Anlık veri veya görüntü alamamak en büyük problemlerden biridir. Dost ateşi probleminin en büyük nedenlerinden biri de budur. Çünkü çatışma sırasında oluşabilecek koordinasyon sıkıntısı birliklerin birbirlerine zarar verme ihtimalinin doğmasına sebep olmaktadır. Operasyonu rahat bir şekilde icra edebilmek için komuta merkezinin anlık veri, istihbarat ve görüntüye ihtiyacı bulunmaktadır. Operasyonun büyüklüğüne göre araç ve asker sayısı belirlenir.
İki hat halinde hareket edilir. İlk olarak operasyon bölgesi giriş ve çıkışlar da dâhil olmak üzere askerler tarafından kontrol altına alınır. Daha sonra ise birinci hat zırhlı araçlar ile birlikte operasyonun merkezine doğru hareket eder. Fakat burada birçok problem ortaya çıkacaktır ki bunların başında, çukurlar, hendekler, dar sokaklar, keskin nişancı atışları, roket saldırıları ve en tehlikelisi de el yapımı patlayıcılar bulunmaktadır. Binalardan keskin nişancı saldırıları, makineli tüfek saldırıları ve roket saldırıları karşısında askerlerimiz zırhlı araçlarda olsalar bile tehlike altındadırlar çünkü zırhlı araçlar içerisinde taşıdığı askerler nedeni ile teröristlerin ilk hedefi olacaktır. Bunun yanında, araçların mayına veya roket saldırılarına karşı korumaları istenilen sonucu vermemektedir. Bu noktada yapılacak en iyi çözüm insansız kara araçlarını sahaya sürmek olacaktır. İnsansız olması özelliği nedeni ile her türlü zorlu görev ortamında rahatlıkla hareket edebilmesine olanak sağlamaktadır.
SICAK ÇATIŞMA: Askerler operasyonun yapılacağı bölgeye ilerlerken her yandan ateşe açıktırlar, onun için hız buradaki en önemli çarpandır. Hızlı bir şekilde binaya girilip, göğüs göğse mücadele ile teröristler etkisiz hale getirilir.
Bu senaryoda uygulanan taktikler tamamen insan gücüne ve birebir çatışmaya dayanmaktadır. Teknolojik olarak birçok eksikliğin (insansız hava ve kara araçları, giyilebilir askeri teknolojiler vb.) yanı sıra, birlikler ne kadar eğitimli olsa bile zayiat olasılığı çok fazladır.
YAKIN GELECEK
İSTİHBARAT: Bölgedeki birimlerimizden gelen istihbaratın yanında burada kullandığımız ileri teknoloji araçlarımızın başında sürekli gözlem yapabilen alçak irtifa veya yüksek irtifa casus İHA’larımız ve buna ek olarak da casus uydularımız tarafından gönderilen uydu görüntülerini sayabiliriz. Casus ve Keşif İHA’larının en önemli özelliği uzun süre gözetleme yapabilmelerinin yanında gelişmiş kamera ve görüntü sistemlerine sahip olmalarıdır.
TEÇHİZAT: Geleceğin askeri sisteminde üç önemli teknolojik birleşen bulunmaktadır. Birincisi ‘Askeri Dış İskelet” giyilebilir’ teknolojisidir.
Askerin bütün vücudunu kaplayarak, daha fazla yükü kolayca taşımasını ve ağır silahları kullanmasına olanak sağlayan bir sistemdir. İkinci olarak ise Akıllı Gözlükler,
Akıllı Saatler (askerin sağlık durumunu ve konumunu gösteren ayrıca dijital ortamda yeni görev bilgilerini almasını sağlayan sistemdir), akustik sensör gibi durum ve farkındalık sağlayan sensörler gibi ileri teknoloji ürünü giyilebilir cihazlar gelmektedir. Askerde aynı anda hem takım arkadaşları ile hem de insansız araçlar ile konum bilgisi paylaşabilecek ve görev paylaşımı yapabilecek haberleşme ve GPS pusula sistemi bulunmaktadır.
Akıllı gözlükler askerimizin çatışma ortamını daha rahat izleyebilmesini sağlamanın yanında dost ateşine karşı mükemmel bir çözümdür. Bunun yanında Askerin dış iskeletine entegre edilen sensörler, düşman tarafından atılan mermilerin geliş yönünü tespit edebilecek, durumsal farkındalık sağlayabilecek ve anlık bilginin takım arkadaşları ve komuta merkezi ile paylaşılmasını sağlayacak. Bunların yanında ise ana silah olarak piyade tüfeği ve şarjörler ve tabanca kullanmaktadırlar. Üçüncü olarak insanlı birliklerle entegre çalışan bütünleşik otonom sistemler, tehlikeli görevlerde askere yardımcı olan robotlardır.
KOMUTA KONTROL VE OPERASYON YÖNETİMİ
Komuta Kontrol Merkezi: Dijital birliğin odak noktası Komuta Kontrol merkezidir. Komuta kontrol merkezi tam zamanlı olarak insansız sistemleri ve birlikleri koordineli bir şekilde yönetebilmekte ve anlık görev paylaşımı ve dağıtımı yapabilmektedir. Komuta merkezi sahadaki insansız hava araçlarını, insansız kara araçlarını ve birliklerin kamera görüntülerini, sensörlerden gelen bilgileri ve konumlarını harita ve ekranlarda aynı anda tam zamanlı görebilmekte ve sahadaki birlikler ile insansız sistemlere aktarım yapabilmektedir. Bütün operasyon, komuta kontrol merkezinin anlık yönetiminde sürmekte ve operasyon canlı takip edilmektedir.
Operasyon bilgi toplama ve görev dağılımı: Sıcak çatışma başlamadan önce meskûn mahal üzerinde gözcü insansız hava aracımız sürekli gözlem yaparak düşman bilgi ve görüntülerini merkeze koordinatları ile birlikte yollar. Komuta merkezi gözcü insansız hava aracından aldığı bilgileri insansız kara araçlarına monteli bulunan kamikaze insansız hava araçlarına iletir. Kamikazeler araçlardan ayrılıp düşman koordinatına intihar saldırısı düzenleyerek düşmanları etkisiz hale getirir. İlk saldırılan düşman birlikleri binaların üzerlerinde bulunan keskin nişancılardır. Görev başarılı bir şekilde gerçekleştikten sonra Komuta merkezi silahlı insansız kara araçlarını ilk hata güvenlik dairesi oluşturması için konuşlandırır. Aynı anda gözcü İHA tam zamanlı olarak üzerindeki sensörler ile düşman tarafından yerleştirilen el yapımı patlayıcı ve mayınları koordinatları ile birlikte komuta kontrol merkezine iletir. Komuta kontrol merkezi gelen bilgileri haritada işaretleyerek bölgedeki birliklere ve silahlı insansız kara araçlarına iletir. Komuta kontrol merkezi araçlar üzerlerine monteli bombardıman İHA’larını EYP ve mayın koordinatlarına yönlendirerek bombardıman ile EYP’leri etkisiz hale getirir. Daha sonra ise komuta merkezinden kontrol edilen silahlı insansız kara araçları ikinci hat olan sıcak bölgeye ilerlemesini sürdürür. Gözcü İHA’nın görüntüleri tam zamanlı komuta merkezine yönlendirildiği için gelen bilgiler doğrultusunda komuta merkezi insansız kara araçlarının ateş gücünü kullanarak ilerlemesini sürdürür. Arkadaki elit birlik binaya girmeden önce Nano İHA’ları bina içine bırakarak gözlem yaparlar. Binaya girdikten sonra ise duvar arkası radar kullanılarak düşman yerleri nokta atışı ile tespit edilir ve imha edilir.
SONUÇ
Gelecekteki dijital birliğin odak noktası, operasyondaki insansız sistemler ve insanlı birliklerin koordineli ve tam zamanlı olarak yönetilmesini sağlayan komuta kontrol merkezine sahip olmasıdır. Tek bir merkezden bütün operasyon yürütülmekle birlikte asıl hedeflenen amaç ise küçük bir birlik ile çok daha büyük bir birliğin görevlerini icra etmektir. Bu sayede en kısa zaman içinde zayiat vermeden operasyonların kolaylıkla icra edilebilme imkânı sağlanmaktadır. Bu alanda HAVELSAN ülkemizin en gelişmiş komuta kontrol sistemlerini geliştirmekte ve geleceğin dijital birliklerinin beyni olan komuta kontrol merkezi çözümlerini bugünden sunmaya hazırdır.